603 research outputs found

    On the Dissimilation Concept and Classification of Its Examples

    Get PDF
    Turkish examples of dissimilation were pointed out in this article. Known examples are analysed by using the consepts and explanations that are used about dissimilation

    Afyonkarahisar yöresi buzağılarında toxocara vitulorum yaygınlığının belirlenmesi

    Get PDF
    This study was conducted to determine the prevalence of Toxocara vitulorum in calves in Afyonkarahisar between March 2018 and April 2019. Faecal samples from 603 calves in 22 different villages of Afyonkarahisar province of Turkey were randomly collected and examined for the presence of T. vitulorum eggs using the Fülleborn saturated saltwater flotation method. A total of five of 603 calves (0.83%) were found to be infected with T. vitulorum. All of the faeces infected with T. vitulorum belonged to animals between 0-6 months of age. The prevalence of the infection in males was 0.97% and 0.68% in females. There was no statistically significant difference in the prevalence of Toxocara vitulorum by either breed or gender (P> 0.05).Bu çalışma Mart 2018-Nisan 2019 tarihleri arasında Afyonkarahisar ilinde yetiştirilen buzağılarda T. vitulorum yaygınlığını tespit emek amacıyla yapılmıştır. Afyonkarahisar'da sığır yetiştiriciliği yapılan ve rastgele seçilen 22 farklı köyden, değişik ırk, yaş ve cinsiyette toplam 603 hayvana ait dışkı örnekleri Fülleborn Doymuş Tuzlu Su Flotasyon yöntemi ile T. vitulorum yumurtalarının varlığı açısından incelenmiştir. Dışkı muayenesi yapılan 603 hayvanın beşinin (%0.83) dışkısında T. vitulorum yumurtaları görülmüştür. Toxocara vitulorum yönünden pozitif bulunan dışkıların tamamının 0-6 aylık hayvanlara ait olduğu tespit edilmiştir. Erkeklerde hastalığın yaygınlığı %0.97 dişilerde ise %0.68 olarak belirlenmiştir. Toxocara vitulorum'un yaygınlığında ırk ve cinsiyetler açısından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir (P>0.05)

    Van ilinde ev kümeslerinde yetiştirilen tavuklarda gastrointestinal helmintlerin prevalansı

    Get PDF
    The present study was conducted with the aim to determine the prevalence of gastrointestinal helminth in domestically farmed chicken in İpekyolu, Tuşba and Edremit districts in Van Province in Turkey. Feces of 185 chicken were examined and 78 chicken (42.16%) yielded positive results for single species, 26 (14.05%) were positive for two species, and 6 chicken (3.25%) were positive for three species. Six helminth eggs, four nematodes and two cestodes, were detected in infected chicken feces. Those infected with single species were studied based on helminth and infection types and the rates of infection was determined as: Capillaria spp. 23 (12.50%), Heterakis gallinarum 19 (10.32%), Ascaridia spp. 18 (9.78%), Raillietina spp. 8 (4.35%), Davania proglottina 6 (3.26%), Trichostrongylus tenuis 4 (2.17%). The infection determined in feces caused by two species were Capillaria spp. + Heterakis gallinarum 10 (5.43%), Capillaria spp. + Ascaridia spp. 8 (4.35%), Heterakis gallinarum + Ascaridia spp. 7 (3.78%), Raillietina spp. + Davania proglottina 1 (0.54%) and infection determined in feces caused by three species were determined as Capillaria spp. + Heterakis gallinarum + Davania proglottina 4 (2.17%) and Capillaria spp. + Heterakis gallinarum + Trichostrongylus tenuis 2 (1.09%). The findings of the present study indicated that helminth infections were significantly prevalent in domestic chicken in Van Province in Turkey.Bu çalışma Türkiye’de Van ili İpekyolu, Tuşba ve Edremit ilçelerinde yetiştirilen ev tavuklarında gastrointestinal helmintlerin prevalansını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Dışkı bakısı yapılan 185 tavuk dışkısının 78’inde (%42,16) tek tür, 26’sında (%14,05) iki tür ve 6’sında (%3,25) üç tür olmak üzere toplam 110 (%59,46) adet tavuk dışkı örneği pozitif bulundu. Enfekte tavuk dışkılarından 4’ü nematod ve 2’si cestod olmak üzere 6 tür helmint yumurtası tespit edildi. Helmint ve enfeksiyon türlerine göre oranlarına bakıldığında tek tür ile enfekte olanlar; Capillaria spp. 23 (%12,50), Heterakis gallinarum 19 (%10,32), Ascaridia spp. 18 (%9,78), Raillietina spp. 8 (%4,35), Davania proglottina 6 (%3,26), Trichostrongylus tenuis 4 (%2,17), iki tür ile enfekte olanlar; Capillaria spp.+Heterakis gallinarum 10 (%5,43), Capillaria spp.+ Ascaridia spp. 8 (%4,35), Heterakis gallinarum+ Ascaridia spp. 7 (%3,78), Raillietina spp.+ Davania proglottina 1 (%0,54), ve üç tür ile enfekte olanlar; Capillaria spp.+ Heterakis gallinarum + Davania proglottina 4 (%2,17), Capillaria spp.+ Heterakis gallinarum+ Trichostrongylus tenuis 2 (%1,09) olarak tespit edildi. Sonuç olarak yapılan bu çalışma ile Van ili ev tavuklarında helmint enfeksiyonlarının önemli bir oranda bulunduğu tespit edildi

    Gastrointestinal helminth infections detected by stool examination in Isparta Province

    Get PDF
    Bu çalışma, Isparta yöresinde sahipli köpeklerde bulunan gastrointestinal helmint enfeksiyonlarının dışkı bakısına göre yaygınlığının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla, 139 sahipli köpek dışkısı önce makroskobik olarak, daha sonra doymuş tuzlu su flotasyon tekniği ile helmint yumurtaları yönünden mikroskobik olarak incelenmiştir. Bakısı yapılan 139 köpekten 48’inde (%34.5) en az bir helmint türü tespit edilmiştir. En yaygın tür Toxocara canis (%18.7) olup, bunu sırasıyla Ancylostoma spp. (%6.5) Uncinaria spp. (%6.5), Toxascaris leonina (%5.75), Taenia spp. (%3.5) izlemiştir. Dişi köpeklerde erkeklere göre 1.2 kat fazla helmint enfeksiyonu belirlenmiştir. Bir yaşından büyük olan köpeklerde enfeksiyon oranı, 0 ile 1 yaş arasındaki köpeklerdeki enfeksiyon oranından 1.2 kat düşük bulunmasına rağmen, istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır (p>0,05). Sonuç olarak, Isparta yöresinde köpeklerde zoonoz karakterdeki helmintlerin varlığı, insan ve hayvan sağlığı açısından risk oluşturmaktadır.This study was carried out to determine the prevalence of gastrointestinal helminth infections in dogs in Isparta province according to feces examination. For this purpose, 139 owned dogs feces were examined macroscopic, then examined microscopically for helminth eggs with saturated saline flotation technique. At least one helminth species was identified in 48 of the 139 dogs (34.5%) that were observed. The most common species were Toxocara canis (18.7%), followed by Ancylostoma spp. (6.5%) Uncinaria spp. (6.5%), Toxascaris leonina (5.75%), Taenia spp. (3.5%). In female dogs, 1.2 times more helminth infection was detected than in males. Although the infection rate in dogs older than 1 year was 1.2 times lower than the infection rate in dogs between 0 and 1 year, there was no statistical difference (p> 0,05). As a consequence of this study, it has been thought that it is important to establish the existence of Echinococcus granulosus by using serological or molecular techniques to distinguish the Taenia spp. eggs. This situation is important in terms of one world, one medicine and one health, which is a new concept accepted in the world. As a result, the presence of zoonotic helminths in the dogs in the Isparta region poses a risk for human and animal health

    Carpet and Flat Weaving Rugs Museum of İstanbul

    Get PDF
    ‘‘Düz dokuma yaygı’’ deyimi düğümlü havlı halı dışında kalan havsız, düz satıhlı bütün el dokuma yer yaygılarını kapsamaktadır. Bu yaygılar diğer sanat türlerinden hatta düğümlü halılardan bile etkilenmeyen geleneksel motiflerin hakim olduğu yaygılardır. Türkiye’de kilim, cicim, zili ve sumak düz dokuma yaygıların en tanınmış olanlarıdır. Vakıflar Genel Müdürlüğü koleksiyonunda yer alan Kilim, cicim, zili ve saray üslubunda dokunmuş kilimler, yeniden açılacak Kilim ve Düz Dokuma Yaygılar Müzesi’nde sergilenecektir.The term of “flat weaving loom beam” includes all the hand wowen beams which are ground and not pile, except knotted pile carpet. These beams are the ones which are dominated by the traditional motifs and unaffected by other forms of art an even by knotted carpets. In Turkey, rugs, cicim, zili and sumak the most well-known of flat weaving loom beams. The rugs, cicim, zili and the rugs which are textiled in the style of palace are the ones which are available in the collection of General Directorate of Foundation and they will be exhibited in the Museum of Rugs and Flat Weaving Rugs, which will be reopened

    Kırşehir yöresi halk müziği kültürünün kodları ve temsiliyeti

    Get PDF
     Folk music is a music genre created by folks' own cultural features. It is associated with other features of culture, so it includes local features. Anatolian folk music, is one of the folk music cultures in the world, has more details in the context of geographical features, ethnicity and locality. So it is need to be examined locally with the various disciplines and approaches. The folk music of Kırşehir’s region, is a type of the Anatolian folk music, was investigated within the framework of the ethnomusicology discipline and the qualitative research model in cultural ve analytical context for the problem, the sub-problems and the aim of research, and the findings were encoded and described in this research. 453 works and the other documents were examined and determined the twenty codes which represent the folk music of Kırşehir’s region. These codes were evaluated and it was seen that the folk music Kirsehir's region can be represented with the three main codes as Abdal, Bozlak, and bağlama. Halk müziği, halkın kendi kültürel özellikleriyle yarattığı bir müzik türüdür. Kültürün diğer özellikleriyle de ilişkili olduğundan yöresel özelliklere sahiptir. Dünyadaki halk müziği kültürlerinden biri olan Anadolu halk müziği, coğrafi özellikler, etnisite ve yöresellik bağlamında daha fazla ayrıntıya sahiptir. Bu yüzden, çeşitli disiplin ve yaklaşımlarla yöresel olarak incelenmesi gerekir. Bu bağlamda, Anadolu halk müziği’nin yöresel bir türü olan Kırşehir yöresi halk müziği, bu çalışmada etnomüzikoloji disiplini ve nitel araştırma modeli çerçevesinde kültürel ve analitik bağlamda araştırmanın problemine, alt problemlerine ve amacına uygun olarak incelenmiş ve bulgular kodlanarak tanımlanmıştır. 453 adet eser ve diğer kaynaklar incelenerek, Kırşehir yöresi halk müziği kültürünü temsil eden yirmi kod belirlenmiştir. Bu kodlar değerlendirildiğinde, Kırşehir yöresi halk müziğinin Abdal, Bozlak ve bağlama olmak üzere başlıca üç kod ile temsil edildiği görülmüştür.&nbsp

    Türk Mutfağı’nda Kahvaltıda Tüketilen Çorbalar ve İllere Göre Dağılımı

    Get PDF
    Çorba, sağlık açısından yararlı bir yemek türüdür. Birçoğunun et suyu ile hazırlanıp terbiye edilmesi nedeniyle besin değeri yüksektir. Tarihte çorba, Farsça “şuraba”dan gelme olup, tuzlu şey demek olan “şur” ile aş karşılığı olan “aba”nın birleşmesinden meydana gelmiştir ve günümüzde “çorba” olarak ifade edilmektedir. Ayrıca çorbanın tarihinin geçmişe dayandığına dair tarihte birçok metin bulunmaktadır. Türk mutfağında çorbanın yeri diğer mutfaklara göre daha farklıdır. Batı ülkelerinde iştah açıcı ve ana yemek olarak tüketilen çorbalar, genellikle Türk mutfağının girişini oluşturmakla birlikte, geleneksel mutfak kültüründe üç öğünde yer alabilen bir yemek çeşididir. Besleyici ve doyurucu özellikleri nedeniyle Anadolu’da hâlâ özellikle kışın sabah kahvaltısında tüketilmektedir.Türkler, mutfak konusunda zengin bir kültüre sahiptirler. Bu kültür içerinde çorbalar dikkate değerdir. Türk mutfağının uzun tarihi geçmişi ve mutfak kültürünün etkileşim içerisinde olduğu geniş coğrafya neticesinde oldukça çeşitli ve farklı özelliklerde çorbalar barındırması önemli görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, Türk mutfağında geçmişten günümüze değin önemli bir yere sahip olan çorbaların kahvaltıda tüketimlerini ve kısa tariflerini ortaya koymaktır. Çalışmada, Türk mutfağında kahvaltı kültürü ile kahvaltıda tüketilen çorbalar yazılı ve sözlü kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır.Elde edilen bilgiler ile çorbalar ve tüketildikleri iller alfabetik olarak sıralanmıştır. Bu çorbalar sırasıyla; Acı, Arabaşı, Arpacık, Ayranlı Yarma, Baklalı Yarma, Buğday, Bulamaç, Bulgur, Çatal, Dil-Paça, Düğ Düğürcük Aşı , Düğün, Ekmek, Ekşili, Ezogelin, Gebol, Girar, Golva, Hamur, Helle, Hörre Aşı, İnce Bulgur Haşılı, İrinti, İşkembe, Kabaklı, Kara Aş Buğday , Kara Lahana, Kavurmalı, Kavut, Kelle Paça Kesme, Kızılcık, Lepe, Lor, Malak, Mercimek Malhıta , Mercimek Herlesi Toplu Çorba , Mercimekli Erişte, Mısır, Miyane Un Kavurma Herlesi , Onbeş, Ölemez, Pancar, Pirinç, Puşruk, Sakala Çarpan, Soğanlı, Sulu Pilav, Süt, Sütlü Pirinç , Sütlü Bulamaç, Sütlü Gendim, Sütlü Göce, Sütlü Yarma, Şehriye, Tandır, Tarhana, Toğa, Turşu Fasulye , Ufalamaç, Uğmaç Ovmaç , Ürün, Yağlaş, Yeşil Mercimek, Yayla, Yoğurt lu Çorbası, Yoğurtlu Mantı ve Yoğurtlu Taze Fasulye çorbasıdır. Ayrıca çalışmada bu çorbaların karakterlerini ortaya koyacak biçimde kısaca tarifleri verilmiştir. Yörelere göre kahvaltıda tüketilen çorbaların dağılımını gösterebilmek için ise bir harita oluşturulmuştur. Çalışmanın sonucunda, Türkiye’de tarhana başta olmak üzere mercimekli, unlu, yoğurtlu, sütlü, bulgurlu, hamurlu çorbalar ile kelle paça çorbasının kahvaltıda yaygın olarak tüketildiği görülmektedir

    On proverbs and sayings with the Word "Dil" in Turkish Music

    Get PDF
    Deyim; Genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, ilgi çekici bir anlam taşıyan, kalıplaşmış söz öbeği, tabir olarak nitelendirilir. Atasözü; Uzun deneme ve gözlemlemelere dayanılarak söylenmiş ve halka mâl olmuş, öğüt verici nitelikte söz. Darb-ı mesel olarak tanımlanırlar. Toplumların ortak yaşayışlarından ve birikimlerinden ortaya çıkan atasözleri ve deyimler kültürler için âdeta bir hazine değeri taşırlar. Atasözleri ve deyimler Türkçe’nin bilinen en eski metinlerden beri sıklıkla kullanılmaktadır. Nitekim bugünkü Türkiye Türkçesinde de kendine yer edinip birçok olayı anlatmada etkili ve pratik kullanım yollarından birisidir. Dil denen olgunun en etkili ve doğal etkileşim ve iletişim aracı olduğunu düşünürsek, dille ilgili birçok atasözü ve deyimin sözvarlığımızda yer bulması muhakkaktır. Örneğin; “Dillere düşmek” ile “dilden dile dolaşmak” aynı anlamı ifade ederken; “Ağzı var dili yok” ve “dilini tutamamak” deyimlerinde “dil” kelimesi zıt manaları ifade etmek için kullanılmıştır. Amacımız öncelikle standart dildeki “dil” sözcüğünün geçtiği atasözleri ve deyimleri tespit etmek, ardından günümüz Türk müziklerinde (Pop, arabesk, halk müziği, nostaljik müzik vb.) geçen “dil” sözcüğü ile ilgili atasözleri ve deyimleri incelemektir. . Böylece kadim dil değerlerimizin günümüzdeki kullanım alanlarını, kullanım sıklıklarını ve anlam değerlerini göstermeye çalışmaktır.Idiom; a combination of words usually more or less distinct from the actual meaning, with an engaging sense, stereotyped phrase, and definition. Proverb; expressed on the basis of long trial and observations, which have been widely accepted by people as guiding their lives. Proverbs and idioms, arising from the common public life and accumulations of the societies, represent an absolute treasure of cultures. Turkish proverbs and idioms are frequently used since the earliest known texts. Indeed, they are regarded as an effective and practical tool of expressing many happenings in today's Turkish spoken in Turkey. Given that the language phenomenon remains the most effective and natural instrument of interaction and communications, there is no doubt that many proverbs and phrases will find their place in our words heritage. For example, while the "tongues wagging" and "move from language to language" express the same meaning, "he has mouth but no tongue” and “inability to hold his tongue” are used to express the opposite meanings. Our goal is to first determine the proverbs and idioms, which include the word “tongue” in the standard language, and then review the proverbs and idioms relating to the word “tongue” as expressed in the contemporary Turkish music (i.e. Pop, arabesque, folk music, nostalgic music and so on). Thus, we will be able to demonstrate the present areas of usage their frequency and meaning of our ancient language heritag
    corecore